Geç kalmak ne kadar kötüyse erken varmak da öylesine lüzumsuzmuş mesela.
Tadını çıkarmadan nefes nefese koşarak bir ömrü tüketmek... Her ana şahit olabilmek icin dikilmek, kendinden vermek kendini tamamlayamamakmış aslında.
Dünya asırlardır paylaşılamayan bir yer haline gelmiş. Herkes doyumsuz, herkes hainmiş. Tüm cihana kafa tutup her karışında sahibiyet duygusunu da tatsa ruh bedenden çıkma kararı aldığında cesedin yeri toprağın yedi kat altında iki metrekareden ibare... MoreDünya asırlardır paylaşılamayan bir yer haline gelmiş. Herkes doyumsuz, herkes hainmiş. Tüm cihana kafa tutup her karışında sahibiyet duygusunu da tatsa ruh bedenden çıkma kararı aldığında cesedin yeri toprağın yedi kat altında iki metrekareden ibaretmiş. Gözünüzde büyüttüğünüz ve yetinemediğiniz yaşantınıza iç huzurunuzu ekleyin. Ruhunuzu doyuramazsanız asla baki bir mutluluğa sahip olamazsınız. Sizi memnun eden nesneler ve maddeleri bu dünyadaki yaşamınıza son verdiğinizde ne yazık ki yanınızda götürmeyeceksiniz. Ama beslediğiniz, büyüttüğünüz ruhunuz sizinle baki kalacak. Değerleriniz maddeler olmamalı. Sizi mutlu edecek hiçbir şey gördüğünüz ve dokunduğunuz nesnelerde değil. Duygularınızın tümü ve huzurunuzun sebebi sizsiniz. Kendinizi tanıyın ve tanıdığınız kimliğiniz ile bütünleşin. Öyle varlıklarız ki düşüncelerimize inanır isek onları gerçek kılabiliriz. Seçimlerimiz sonsuz, nereye yöneleceğimiz bize kalmış durumda. Hayat bizim baktığımız perspektif ile ilgili. Ne görmek istersek karşımızda, o gelecek, çevremizi saracak ve bizimle bütünleşecek eninde sonunda. Dik dur, yüksek kal. Her şey enerji ile oluşur ve enerjiye dönüşür.
Bir lale düşsün penceremden kapına
Bir lale buluşturur mu iyi ruhları yanıbaşına
Rengi mor kalbi kırmızı olsun.
Sevda koksun, umut koksun.
Bir lale değil miydi bu mısraları çağıran...
Birçok engel çıkar hayatın belli dönemlerinde belli yerlerinde. Her insanda farklı zamanda ve farklı durumda olan bu engeller aşılınca başlar hayat. İyisiyle, doğrusuyla.
Zafer çanları çalarsınız istediğiniz her şeyi her koşula rağmen yapmaya baş... MoreBirçok engel çıkar hayatın belli dönemlerinde belli yerlerinde. Her insanda farklı zamanda ve farklı durumda olan bu engeller aşılınca başlar hayat. İyisiyle, doğrusuyla.
Zafer çanları çalarsınız istediğiniz her şeyi her koşula rağmen yapmaya başladığınızda, başardığınızı gördüğünüz her an o çanların sesi biraz daha artar ve biraz daha. En son bir senfoni orkestrasının size eşlik ettiğini ve bu koca orkestrayı da yönetenin siz olduğunu görürsünüz. Ses ne kadar yükselirse ve hızınız ne kadar ustaca yönetilirse alkış sesleri bir o kadar artar. Sizi umutsuzluğa boğmaya gelen ve dahası büyüyen o gölgeler çoğalır çoğalır… Fakat ışığınız öyle parlaktır ve öyle güçlüdür ki hiçbir gölge sizin ışığınızı karartamaz. Başarma duygusu insana güç katar, istediklerini ve hedeflerini bir doğrultu ve plana sokarak ilerleten her birey artık insan değil bir yıldızdır aramızda. Parıltısını yalnızca kendi görmez, keşfedilir zamanla.
Enerjiniz ne kadar yüksekse ve ne kadar pozitifse parıltınız da o kadar sıcak ve zararsız olur bir yerde. Çevrenizdeki olumsuzluklardan, kararmış düşüncelerden, memnuniyetsiz insanlardan kurtulun. Size sizin ışığınızı gören ve sizi cilalamaya gelen insanlar lazım. Onları hayatınızda tutun. Parlamak ışıl ışıl fakat gökte değil bu defa bilakis yeryüzünde… Yıldıza has bir parıltı bir insandan esinlenircesine…
Akça sahne bu başarı üzerine kurulu parıltılı hayatların çizelgesinde olması gereken haritanızda yolunuzu bulmanızda vesile olabilecek mükemmel bir imkanı ayaklarınıza seriyor desem yeridir neticesinde. Işığınız bol sahneniz yaşam dolu olsun Akca Sahne'de.
Devlet - Platon
Felsefenin Başlangıç İlkeleri - Georges Politzer
Böyle Buyurdu Zerdüşt - Nietzsche
Sofie'nin Dünyası - Jostein Gaarder
Rus Felsefesi Tarihi - Galina Petrovna Kovaleva
Hasretinden Prangalar Eskittim, Terk etmedi Sevdan Beni, Ay Karanlık, Otuz Üç Kurşun önerebileceğim şiirlerindendir.
Her bir şiiri bir feryattır, bir haykırıştır. Ulu orta bağırmaz Ahmed Arif kelimeleri bir kurşun gibidir ve tam istediği yere nok... MoreHasretinden Prangalar Eskittim, Terk etmedi Sevdan Beni, Ay Karanlık, Otuz Üç Kurşun önerebileceğim şiirlerindendir.
Her bir şiiri bir feryattır, bir haykırıştır. Ulu orta bağırmaz Ahmed Arif kelimeleri bir kurşun gibidir ve tam istediği yere nokta atışı yapar kurşunlar.
Türk edebiyatına yön veren güzel sevmeyi ve sevdanın inceliklerini bize nakışlayan bir şairimiz vardır. Her şair güzel sevmeyebilir, fakat Ahmed Arif öyle bir şairdir ki bize sevdayı öğretebilir.
Hayat aslında göründüğü kadar uzun değildir. Zaman hızlı akar ve sözcükler yeryüzünden elbette silinir. Hayatı değerli kılan ise yaşanan anlardır. Bir kere geldiğimiz şu dünyada okunulmaya değer bir kitap olmak gerekir.
Yıldız umuttur, ışıktır, direnç ve dayanışmadır. Aklın ve kalbin yetersiz geldiği durumda göğe bakıp nefes almayı sağlar bizlere.
''Hepimiz bir bataklıktayız fakat bazılarımız yıldızlara bakıyoruz.''
Ömür Tüketmek
Tadını çıkarmadan nefes nefese koşarak bir ömrü tüketmek... Her ana şahit olabilmek icin dikilmek, kendinden vermek kendini tamamlayamamakmış aslında.
YÜKSEK KALMAK
Lale
Bir lale buluşturur mu iyi ruhları yanıbaşına
Rengi mor kalbi kırmızı olsun.
Sevda koksun, umut koksun.
Bir lale değil miydi bu mısraları çağıran...
AKCA SAHNE
Zafer çanları çalarsınız istediğiniz her şeyi her koşula rağmen yapmaya baş... More
Felsefe kitabı önerisi
Felsefenin Başlangıç İlkeleri - Georges Politzer
Böyle Buyurdu Zerdüşt - Nietzsche
Sofie'nin Dünyası - Jostein Gaarder
Rus Felsefesi Tarihi - Galina Petrovna Kovaleva
Ahmed Arif
Her bir şiiri bir feryattır, bir haykırıştır. Ulu orta bağırmaz Ahmed Arif kelimeleri bir kurşun gibidir ve tam istediği yere nok... More
Önemli Türk Şairler
En Güzel Kitap Alıntıları
Yakıcı Sır, Stefan Zweig
kitap
yıldız
''Hepimiz bir bataklıktayız fakat bazılarımız yıldızlara bakıyoruz.''